Antalya Kent İzleme Platformu, 2021 yılı 'Kent Hakkı İhlalleri' başlıklı 19 sayfalık rapor hazırladı. Toplamda 205 kent hakkı ihlaline yer verilen raporu hazırlayan Antalya Kent İzleme Platformu sözcüsü Mustafa Şahin, 2021 yılı kent ihlallerinde, önceki yıllardan farklı bir tablo ortaya çıkmadığına işaret ederek, “Kentin zenginlik kaynaklarının kullanımında ve yararlanmada eşitsizlikler, adaletsizlikler ve hak ihlalleri derinleşerek devam ediyor" dedi.
ÇEVRE SORUNLARI İLK SIRADA
Antalya'da 2021 yılında öne çıkan olaylara da yer verilen rapor, kent ihlalleriyle ilgili 'Halk katılımı, kent yönetimi ve işleyişi. Çevre, sağlık ve kültürel miras. Kentsel doku ve barınma. Ulaşım ve dolaşım. Eşitsizliğe maruz kalanlar ve sosyoekonomik dezavantajlılar' ana başlıklarından oluşuyor. Toplamda 205 kent ihlaline yer verilen raporda, beş ana başlık içinde ilk sırayı toplam 91 ihlalle çevre, sağlık ve kültürel miras alırken, bu başlık altında çevrede 52, kültürel mirasta 21 ihal gösterildi.
2021'DE ÖNE ÇIKANLAR
Antalya'da 2021'de öne çıkan olayların başında, iklim krizinin neden olduğu doğa olayları nedeniyle canlı cansız, maddi manevi pek çok değerin fazlasıyla zarar görmesinin geldiğini aktaran Mustafa Şahin, “Manavgat'ta başlayan ve diğer ilçelerde devam eden orman yangınları. Avlan, Kartal, İkiz göller, Çayboğazı, Uçarsu, Kırkgöz gibi kuruyan, seviyesi düşen göller, akarsular, göletler, su kaynakları. Taşkınlar, fırtına, aşırı yağışlarla zarar gören kamusal alanlar, Boğaçayı, Konyaaltı sahili ve diğer kıyı düzenlemeleri, park, bahçeler, kent peyzaj ve mobilyaları ile yerleşim alanları, seralar" diye sıraladı.
ÇEVRE SORUNLARI İLK SIRADA
Diğer konu başlıklarının birçoğunun da yine çevresel sorunları barındırdığı 52 olaya işaret edildi. Öne çıkan ihlaller ise şöyle sıralandı: “Manavgat-Beşkonak, Korkuteli'nin Kargılık, Yazır ve Dereköy'de yapılmak istenen mermer ocakları. Korkuteli-Dereköy'de planlanan kömür ocağı. Duraliler'deki içmesuyu kaynağının çöplük gibi kullanımı. Avlan, İkiz göller, Kartal gölleri ile Çayboğazı, Kaş-Uçarsu'nun kuruması veya kuruma tehlikesi yaşıyor olması. Düden Çayı'nın kirletilmesi ve balık ölümleri. Narenciye Vakıf Çiftliği'nde halı saha, büfe, kafe gibi yapıları içeren proje. Hisarçandır ve Yarbaşçandır'daki kaçak ağaç kesimleri. Tazı Kanyonundaki bakımsızlık ve kirlilik. Boğaçayı'nın yosun tutması. Av turizmi kapsamında 45 yaban keçisine av izni verilmesi. Eğrigöl çevresindeki kaçak ve çarpık yapılaşma. Lara Kent Parkı ve Yamansaz'daki kirlilik ve yapılaşma. Bakanlıkça iptal edilen Uçansu Şelalesi ve Alara çayında yapılmak istenen HES'ler. Kaş-Kalkan otoyol projesi. Kemer-Alacasu Cennet koyunun günübirlik kullanım alanı olarak ihale edilmesi. Manavgat, Akseki, Alanya ve Gündoğmuş'taki orman yangınları. Konyaaltı sahilinin Boğaçay nedeniyle erozyona uğraması. Karacaören Barajı'ndaki ağır kirlilik."
Birçok ihlalin sonucunun çevresel sorunlara dayandığı belirtilen raporda bilim insanlarının iklimin değiştiği ve Antalya'nın Kahire gibi olacağı uyarılarına da yer verilerek, “Bilimsel araştırmalar yağışlar, su kullanımı kuraklık alarmı veriyor. Müsilaj olayında olduğu gibi küresel ısınma, iklim değişikliği de doğal olay değil, insanın yarattığı bir felakettir. Yaşananları 'doğa olayı, doğal' olarak geçiştirerek çözümü doğadan beklememeliyiz. Su kullanımına ve tarımsal politikalara bilimsel yöntemlerle yaklaşılmalıdır" uyarısı yapıldı.