Dereköylüler kömür madenini inceledi

Dereköy Yaylasına açılmak istenen kömür ocağına karşı çıkan köylüler ve A Platformu kömür madeninin vereceği zararları anlamak için Yatağan Turgut Köyü ve Milas Ekizce Köyünde incelemelerde bulundular.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.korkutelimanset.com

A Platformu Sözcüsü Hediye Gündüz yapılan ziyaretlerle ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Gündüz, “Antalya Korkuteli Dereköy Yayla Mevkii’nde açılmak istenen açık kömür madeninin doğaya, tarıma halka vereceği zararları yerinde görebilmek için Dereköy köylüleri ve A platformu olarak kömür madeninden çok fazla zarar gören Yatağan Turgut köyü ve Milas Ekizdere köyünde incelemelerde bulunduk. İlk incelemeyi Muğla Yatağan Turgut köyünde yaptık. 1982’den bu yana kömüre bağlı olarak çalışan Yatağan Termik Santrali Turgut Köyüne 9 km. Yatağan Termik Santraline kömür sağlamak için açık kömür ocakları ise 2014’ten bu yana Turgut Köyüne doğru genişlemeye başladı.” dedi.

 

SÜREÇLE İLGİLİ BİLGİ ALDIK

Gündüz, “Turgut Köyünün zeytinliklerini bir bir satın alıp  yok edecek süreç böylelikle başladı ve Maden genişleyerek köylülere ve doğaya zarar veriyor. Turgut Köyünde zeytin bahçelerini cehennem çukuruna dönüştüren kömür maden şirketine zeytinliğini satmak yerine mücadele veren Tayyibe Demirel'in zeytinliğini yerinde gördük ve verdiği mücadele süreciyle ilgili bilgi aldık. Kömür şirketi Tayyibe Demirel’in de yerini almak istemiş, ancak o satmamış.” Dedi.

 

TERMİK SANTRALİNİN DUMANLARINDAN ZEYTİNLER ETKİLENMİŞ

Gündüz, “3573 sayılı kanuna göre madencilik faaliyetleri için zeytin ağacı sökmek yasak. 3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanununun 20. Maddesi uyarınca da zeytinlik sahaların en az 3 km. mesafede zeytinliklerin gelişimine mani olabilecek tesislerin işletilmesi yasak. Ancak yerinde yaptığımız incelemede açık kömür maden ocağı olan ve cehennem çukuruna dönüşen 150 metre derinliklere inen işletme, zeytinliklere sadece 10 metre mesafede.  Tayyibe Demirel zeytinliğini bu güne kadar korumayı başarmış ancak kömür tozu ve yatağan termik santralinin dumanlarından zeytinler etkilenmiş.” dedi.

 

BİR KEZ DAHA KÖMÜRE HAYIR! DEDİK

Gündüz, “Tayyibe Demirel’in zeytinliğinin yanındaki zeytinlikler de satın alınmış ve şu anda içinde tarihi eser araştırması yapılıyor. Tarihi eserler alınıp ardından zeytinler kesilip, yerinden söküldükten sonra madencilik çalışması başlamasıyla mahvolacak. Dereköylüler ve A Platformu olarak açık madencilikten gelen kömür tozlarının zeytinlere verdiği zararı yerinde gördükten sonra bir kez daha Dereköy Yayla Mevkiindeki erik bahçelerini, nohut ve buğday tarlalarını korumanın önemini yerinde anlamış olduk ve bir kez daha kömüre hayır! dedik.” Dedi.

Gündüz, “Turgut köyünden sonra yine açık kömür madenciliği yapılan Milas Ekizdere’de yaptığımız inceleme de çok korkunç görüntülerle karşılaştık. Kocaman bir köy kömür madeni nedeniyle tamamen boşaltılmış, evler yıkılmış… Yıkılmış evlerin arkasında devasa ve de neredeyse 150  metrelere inen dev bir cehennem çukuruna dönüşmüş.

Bu köyde yaşadıkları yıkımla ilgili Aytaç Yakar’dan yerinde bilgi aldık. Yakar, “Evlerinizi tarlalarınızı bize satın, satmazsanız kamulaştırırız diyerek yerlerimizi satmaya zorladılar’ dedi. Bizler ne yapacağımızı bilmediğimiz için sattık, bize yol gösteren hiç kimse olmadı” dedi. Ancak şimdi çok pişmanlar ve Dereköylülere “Asla yerleriniz satmayın, bizim şu anda gidecek hiçbir yerimiz yok” dedi.

Aytaç Yakar “Kömür madeni açıldıktan sonra kömürün tozuyla da hiçbir şey yetişmediğini gördük.  Evimizin önüne diktiğimiz domates fidanları bile kurudu, dedi.

“Evlerimizi, köydeki tarlalarımızı şirkete sattık, köyün karşı tarafına prefabrik evlerimizi yaptık ama şimdi bu evlerin altı da maden sahasıymış, buradan da göçmek zorunda kalacağız, ikinci kez mahvoluyoruz, zor durumdayız dedi.

Adeta hayalet köye dönen boşaltılmış evlerin arkasındaki dev maden çukuru muhteşem çam ormanını, tepeleri yutmaya devam ediyor.

Buradaki durumu vahşi madenciliği gören Dereköy kadınlarından Zeliha Özdemir, “buralar mahvolmuş biz artık topraklarımızı kesinlikle korumaya kararlıyız” dedi. Dereköy’den Esma … ise burada yaşam bitmiş, kendi yaylamızda aynı şeylerin olmasını istemiyoruz” dedi.

Dereköy Yaylasında hayvancılık yapan ve sürüleri otlatan 26 ailenin çoban temsilcileri, “Dereköy yaylasında maden açılırsa bizim için hayvancılık biter, böyle bir yerde hayvancılık yapılmaz” dedi.

A Platformu Sözcüsü Hediye Gündüz, “Doğayı bütünüyle mahvetmişler, her yer tarumar olmuş, halk mağdur olmuş. Doğaya ve halkımıza bunlar yapılmamalı dedi. Bizler yaptığımız inceleme sonunda kömür madenciliğinin doğaya büyük zarar verdiğini yerinde gözlemleyerek Dereköy Yayla Mevkiinde kömür madenine asla izin vermeyeceğimizi bir kez daha yineliyoruz.” İfadelerini kullandı.