Korkuteli Belediye Meclisi’nin Cumhuriyet Halk Partili Üyesi Av. Ayşe Gül Pınar Türkiye’de son günlerde yaşanan basın mensuplarına gerçekleştirilen fiziki ve manevi şiddet olaylarıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Pınar; “ Dün sabah haberlerini izliyorum. Yıllardır yayınını takip ettiğim spiker kendisine atılan tehdit mesajını okuyor. Nereye gidiyoruz diye düşünmeden edemiyorum. Bir kargaşadır aldı başını gidiyor. Haberleri bile korkarak takip ediyoruz. Acaba bugün neler olacak, hangi gazete binası saldırıya uğrayacak, hangi dergiye sansür uygulanacak, hangi basın mensubuna saldırılacak, kimler tehdit edilecek…
“Şiddetin hiçbir telafisi yoktur”
Çok değil, NASA’nın Mars’ta su bulduğunu açıklamasından yalnızca saatler sonra yine bir basın mensubuna saldırı haberiyle karşılaşıyoruz. Bize neler oldu da bu hale geldik? Özgürlüğü mü hazmedemez olduk. Yazma, çizme, eleştirme, hatta hayal etme özgürlüğünü hazmedemez olduk. Sansür edilemez dediğimiz basın darp edildikçe, gazete binalarına saldırıldıkça, “özgür” basın tutuklanıp hapsedildikçe bizim de haber alma özgürlüğümüz darp ediliyor. Ne yazık ki bu süreçte yalnızca Türkiye’nin en büyük gazetelerinden birinin binasına saldırılmadı, benim de tarafsız haber alma özgürlüğüm kısıtlandı. Türkiye’nin ünlü bir yazarı ve televizyon programcısı saldırıya uğramadı yalnızca, benim eleştiri özgürlüğüm de kısıtlandı. Tüm bunlar ne yazık ki hepimize yapılan saldırılardır. Yalnızca basını değil, herkesi susturma çabasıdır. Sebebi ne olursa olsun çözüm değildir saldırmak, susturmaya çalışmak. Hukuk devletinde hukuki olmayan hiçbir yol çözüm değildir. Şiddetin hiçbir özrü, hiçbir açıklaması, hiçbir telafisi yoktur. Ucuz can pazarında kalemlerin kana düşmediği, basının özgür olduğu, özgür kaldığı günler dileğimle, tüm basın emekçilerimize geçmiş olsun dileklerimi sunuyorum” dedi.