Antalya Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Başkanı Bayram Ali Çeltik, Korkuteli havzasındaki yeraltı su kaynaklarının yüzde 60’nın son 30 yılda hızla tükendiğine dikkat çekti. JMO Başkanı Çeltik, yeraltın su kaynaklarının tamamen yok olmasını engellemek için ise tarımın disipline edilmesi gerektiğini savundu. Başkan Çeltik ayrıca; “Bir gün suyumuz ‘şak’ diye bitebilir şaşırmayız. Antalya artık kendine net bir şekilde çeki düzen vermelidir” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 30.12.2021 08:32
Haber Güncellenme Tarihi: 30.12.2021 08:32
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.korkutelimanset.com
İYİ GÜNLER OLMAYACAĞI KESİN
Başkan Çeltik konu ile ilgili sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda; “Memleketim olan Korkuteli’nde, ovanın dibini deldiler ve milyonlarca metreküp su bilinmezliğe gidiyor. Çok yazık. İyi günler olmayacağı kesin. Kaldı ki gözlemlediğim kadar birçok meyve bahçesinde verim düştü ve sökülmeye başladı. Önerim, suya çok daha az ihtiyaç duyulan tarım ürünleri üretilsin…” dedi.
SU BİLİNMEZLİĞE DOĞRU GİDİYOR
Yüz Yüze Akdeniz Gazetesinden Mühübe Taşkın’ın haberine göre; JMO Başkanı Bayram Ali Çeltik, Korkuteli havzasında binlerce yıl önce oluşmuş yeraltı su kaynaklarının geçirimsiz tabakasının bilinçsizce yapılan sondajlar nedeniyle delindiğini ifade etti. Buna bağlı olarak Korkuteli ilçesinde yeraltı suyunun hızla azaldığını bir süre sonra tarımın yapılamaz hale geleceğine dikkat çekti. Çeltik Korkuteli havzasında tarımsal faaliyetler için bilinçsizce sondaj yapıldığını belirterek “İnsanlar bu işin ciddiyetini bilmediği için; su arayacağım derken suyu tutan geçirimsiz tabakayı da deldi. İşin doğrusu su bilinmezliğe doğru gidiyor” dedi. SU KAYNAKLARI SONSUZ DEĞİL Sürdürülebilir tarım yapılabilmesi için suyun dikkatli kullanılmasına gerektiğini belirten Çeltik, “Biz kesinlikle üretime karşı değiliz. Sürdürülebilir olmasını istiyoruz. Su kaynaklarımızda sonsuz değil. Bir işletme düşünün; 5 birim kazanıyorsunuz 3 birim harcıyorsunuz ve 2 birim size kalır. 5 birim kazanırsanız 5 birim harcarsanız dengededir. Ama 5 birim kazanıp 8 birim harcarsanız işletme zarar eder. Korkuteli havzası yeraltı suyu bakımından zengin bir havza değildir. Su eğim yönünden dolayı Antalya’ya doğru akıyor. Bin yılda oluşmuş yer altı suyunun yüzde 60’ını son 30 içerisinde hızla tüketmişiz. Bin yıldaki dengeden sonra son 30 yıla geliyorsunuz; önceden ovadan 5 metre 10 metreyi kazıyorsunuz su çıkıyordu. Teknolojinin gelişmesiyle sondaj makinaları gelişti 40 metre, 50 metre su çıkarır hale gelindi. Şimdilerde 150 metrelerde sondajlar yapılıyor” dedi. GEÇİRİMSİZ TABAKA DELİNDİ Başkan Çeltik, yaklaşık 30 ile 35 yıl önce yeraltı su kaynaklarının tamamı durduğunu ancak son 30 yılda yapılan sondajlar nedeniyle geçirimsiz tabakanın delindiğinin de altını çizerek, “İnsanlar bu işin ciddiyetini bilmediği için; su arayacağım derken suyu tutan geçirimsiz tabakayı da deldi. İşin doğrusu su bilinmezliğe doğru gidiyor. Tarımsal kullanımda suyun yüzde 70’ini kullanıyor diyorlar ancak; benim kanaatim yüzde 90’ınını kullanıyor. Çünkü ölçemediğiniz şeyi yönetemezsiniz. Kaçak sondajlardan kaç kilometreküp su gitti bilmiyoruz” diye konuştu. KORKUTELİ OBRUKLARLA DOLABİLİR Çeltik, Konya ovasındaki artan obrukları örnek göstererek Korkuteli’nde de benzer durumun yaşanabileceğine dikkat çekti. Çeltik konuşmasında “İnsanlar Konya ovasında geçimlerini sağlamak için hırsla tarım ürettiler. Sondaj yaptılar yarı su seviyesi hızla tükendi. O yaptıkları evler, amiyane tabirle, başlarına göçüyor. 2 yıl önce 10 olan obruk sayısı, 600’leri 700’leri bulmuş durumda. Bu da son 1 yıl içerisinde 60 kat artmış demek. Bir gün sabah bakıyorsunuz yan tarafınızda bir obruk var. Bu benzeri durumu Korkuteli içinde söyleyebiliriz. Bir denge kurup su kaynakların kullanımında gelir gider dengesini korursanız yıllarca yüz yıllarca bu suyu kullanabilirsiniz” dedi. KÖYLER TAŞINMAK ZORUNDA KALABİLİR Suyun azalmasında kaynaklı olarak Korkuteli’ndeki köylerde yerleşimin devam edemeyeceğini belirten JMO Başkanı Çeltik, “Örneğin Korkuteli’nin bin yıllık köyleri var. Sondajlarla suyu çekiyoruz ve birçok köyün su kaynakları kurumuş durumda veya hacmini kaybetmiş. Bu durumda üzülerek söylüyorum; böyle giderse bu köyler taşınmak zorunda kalabilir. Bugün birçok köy kullanması gerekenden binlerce kat fazla su kullanıyor. Eskiden günlük 10 litre 20 litre tüketen insan şimdilerde günlük 150 litre su tüketiyor” şeklinde konuştu. GELECEĞİMİZ İÇİN TARIM DİSİPLİNE EDİLMELİ Tarımın sürdürülebilir olması için disipline edilmesi gerektiğine değinen Çeltik, “Antalya, birçok bölgeye göre su bakımından zengin. Sera ve binlerce dönüm bahçe yapılıyor. Artık Antalya’nın suyunun da buna dayanacak gücü kalmadı. Birçok kuyu kurudu. İçme sularının sağlandığı Kırkgöz’ün kuru olduğu dönemde yüzde 80 hacmini kaybetti. Kentin içindeki derelerinin akmadığını görüyoruz. Bunlar hiç iyiye gitmediğimizin net göstergesidir. Tarımın yapılabilir olması ve devam edebilmesi için. Geleceğimiz için tarım disipline edilmeli diyoruz” sözlerini kaydetti. 10 DAKİKADA SU ORTADAN KAYBOLUR Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Bayram Ali Çeltik yeraltı su kaynakları ile ilgili yaptığımız görüşmede şu sözleri kaydetti: “Antalya’nın yapısı karstik. Doğal kapalı su yolları var. Bu nedenle Antalya’ya bir yağmur yağdığı zaman 10 dakikada su ortadan kaybolur. Bu karstik yapı, suyu çabuk çektiği gibi çabukta veriyor. Bir gün suyumuz ‘şak’ diye bitebilir şaşırmayız. Antalya artık kendine net bir şekilde çeki düzen vermelidir” “SU KONUSUNU BİLEN KONUŞMALI
Su kaynaklarının kullanımı konusunda gerçekçi çözümler üretilebilmesi için “Meslek şovenizminin önüne geçmeliyiz” diyen Bayram Ali Çeltik, yer altı kaynaklarının yıllarca bol olduğunu söyleyerek yanlış yönlendirme yapıldığını savundu. Çeltik, “Su konusunu bilen konuşmalı. Meslek şovenizmi yapanlar insanlar yanlış bilgi veriyorlar ve bunu bilimsel çatı altında yapıyorlar. Biz bunu kesinlikle doğru bulmuyoruz. Bu insanları felakete götürür. Yıllarca günlerce bu memlekette suyun bol olduğunu söylediler. İnsanları yanlış yönlendirdiler. Gerçekçi çözünler gerekiyor” dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
BİR GÜN SUYUMUZ ‘ŞAK’ DİYE KESİLEBİLİR
Antalya Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Başkanı Bayram Ali Çeltik, Korkuteli havzasındaki yeraltı su kaynaklarının yüzde 60’nın son 30 yılda hızla tükendiğine dikkat çekti. JMO Başkanı Çeltik, yeraltın su kaynaklarının tamamen yok olmasını engellemek için ise tarımın disipline edilmesi gerektiğini savundu. Başkan Çeltik ayrıca; “Bir gün suyumuz ‘şak’ diye bitebilir şaşırmayız. Antalya artık kendine net bir şekilde çeki düzen vermelidir” dedi.
İYİ GÜNLER OLMAYACAĞI KESİN
Başkan Çeltik konu ile ilgili sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda; “Memleketim olan Korkuteli’nde, ovanın dibini deldiler ve milyonlarca metreküp su bilinmezliğe gidiyor. Çok yazık. İyi günler olmayacağı kesin. Kaldı ki gözlemlediğim kadar birçok meyve bahçesinde verim düştü ve sökülmeye başladı. Önerim, suya çok daha az ihtiyaç duyulan tarım ürünleri üretilsin…” dedi.
SU BİLİNMEZLİĞE DOĞRU GİDİYOR
Yüz Yüze Akdeniz Gazetesinden Mühübe Taşkın’ın haberine göre; JMO Başkanı Bayram Ali Çeltik, Korkuteli havzasında binlerce yıl önce oluşmuş yeraltı su kaynaklarının geçirimsiz tabakasının bilinçsizce yapılan sondajlar nedeniyle delindiğini ifade etti. Buna bağlı olarak Korkuteli ilçesinde yeraltı suyunun hızla azaldığını bir süre sonra tarımın yapılamaz hale geleceğine dikkat çekti. Çeltik Korkuteli havzasında tarımsal faaliyetler için bilinçsizce sondaj yapıldığını belirterek “İnsanlar bu işin ciddiyetini bilmediği için; su arayacağım derken suyu tutan geçirimsiz tabakayı da deldi. İşin doğrusu su bilinmezliğe doğru gidiyor” dedi.
SU KAYNAKLARI SONSUZ DEĞİL
Sürdürülebilir tarım yapılabilmesi için suyun dikkatli kullanılmasına gerektiğini belirten Çeltik, “Biz kesinlikle üretime karşı değiliz. Sürdürülebilir olmasını istiyoruz. Su kaynaklarımızda sonsuz değil. Bir işletme düşünün; 5 birim kazanıyorsunuz 3 birim harcıyorsunuz ve 2 birim size kalır. 5 birim kazanırsanız 5 birim harcarsanız dengededir. Ama 5 birim kazanıp 8 birim harcarsanız işletme zarar eder. Korkuteli havzası yeraltı suyu bakımından zengin bir havza değildir. Su eğim yönünden dolayı Antalya’ya doğru akıyor. Bin yılda oluşmuş yer altı suyunun yüzde 60’ını son 30 içerisinde hızla tüketmişiz. Bin yıldaki dengeden sonra son 30 yıla geliyorsunuz; önceden ovadan 5 metre 10 metreyi kazıyorsunuz su çıkıyordu. Teknolojinin gelişmesiyle sondaj makinaları gelişti 40 metre, 50 metre su çıkarır hale gelindi. Şimdilerde 150 metrelerde sondajlar yapılıyor” dedi.
GEÇİRİMSİZ TABAKA DELİNDİ
Başkan Çeltik, yaklaşık 30 ile 35 yıl önce yeraltı su kaynaklarının tamamı durduğunu ancak son 30 yılda yapılan sondajlar nedeniyle geçirimsiz tabakanın delindiğinin de altını çizerek, “İnsanlar bu işin ciddiyetini bilmediği için; su arayacağım derken suyu tutan geçirimsiz tabakayı da deldi. İşin doğrusu su bilinmezliğe doğru gidiyor. Tarımsal kullanımda suyun yüzde 70’ini kullanıyor diyorlar ancak; benim kanaatim yüzde 90’ınını kullanıyor. Çünkü ölçemediğiniz şeyi yönetemezsiniz. Kaçak sondajlardan kaç kilometreküp su gitti bilmiyoruz” diye konuştu.
KORKUTELİ OBRUKLARLA DOLABİLİR
Çeltik, Konya ovasındaki artan obrukları örnek göstererek Korkuteli’nde de benzer durumun yaşanabileceğine dikkat çekti. Çeltik konuşmasında “İnsanlar Konya ovasında geçimlerini sağlamak için hırsla tarım ürettiler. Sondaj yaptılar yarı su seviyesi hızla tükendi. O yaptıkları evler, amiyane tabirle, başlarına göçüyor. 2 yıl önce 10 olan obruk sayısı, 600’leri 700’leri bulmuş durumda. Bu da son 1 yıl içerisinde 60 kat artmış demek. Bir gün sabah bakıyorsunuz yan tarafınızda bir obruk var. Bu benzeri durumu Korkuteli içinde söyleyebiliriz. Bir denge kurup su kaynakların kullanımında gelir gider dengesini korursanız yıllarca yüz yıllarca bu suyu kullanabilirsiniz” dedi.
KÖYLER TAŞINMAK ZORUNDA KALABİLİR
Suyun azalmasında kaynaklı olarak Korkuteli’ndeki köylerde yerleşimin devam edemeyeceğini belirten JMO Başkanı Çeltik, “Örneğin Korkuteli’nin bin yıllık köyleri var. Sondajlarla suyu çekiyoruz ve birçok köyün su kaynakları kurumuş durumda veya hacmini kaybetmiş. Bu durumda üzülerek söylüyorum; böyle giderse bu köyler taşınmak zorunda kalabilir. Bugün birçok köy kullanması gerekenden binlerce kat fazla su kullanıyor. Eskiden günlük 10 litre 20 litre tüketen insan şimdilerde günlük 150 litre su tüketiyor” şeklinde konuştu.
GELECEĞİMİZ İÇİN TARIM DİSİPLİNE EDİLMELİ
Tarımın sürdürülebilir olması için disipline edilmesi gerektiğine değinen Çeltik, “Antalya, birçok bölgeye göre su bakımından zengin. Sera ve binlerce dönüm bahçe yapılıyor. Artık Antalya’nın suyunun da buna dayanacak gücü kalmadı. Birçok kuyu kurudu. İçme sularının sağlandığı Kırkgöz’ün kuru olduğu dönemde yüzde 80 hacmini kaybetti. Kentin içindeki derelerinin akmadığını görüyoruz. Bunlar hiç iyiye gitmediğimizin net göstergesidir. Tarımın yapılabilir olması ve devam edebilmesi için. Geleceğimiz için tarım disipline edilmeli diyoruz” sözlerini kaydetti.
10 DAKİKADA SU ORTADAN KAYBOLUR
Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Bayram Ali Çeltik yeraltı su kaynakları ile ilgili yaptığımız görüşmede şu sözleri kaydetti: “Antalya’nın yapısı karstik. Doğal kapalı su yolları var. Bu nedenle Antalya’ya bir yağmur yağdığı zaman 10 dakikada su ortadan kaybolur. Bu karstik yapı, suyu çabuk çektiği gibi çabukta veriyor. Bir gün suyumuz ‘şak’ diye bitebilir şaşırmayız. Antalya artık kendine net bir şekilde çeki düzen vermelidir”
“SU KONUSUNU BİLEN KONUŞMALI
Su kaynaklarının kullanımı konusunda gerçekçi çözümler üretilebilmesi için “Meslek şovenizminin önüne geçmeliyiz” diyen Bayram Ali Çeltik, yer altı kaynaklarının yıllarca bol olduğunu söyleyerek yanlış yönlendirme yapıldığını savundu. Çeltik, “Su konusunu bilen konuşmalı. Meslek şovenizmi yapanlar insanlar yanlış bilgi veriyorlar ve bunu bilimsel çatı altında yapıyorlar. Biz bunu kesinlikle doğru bulmuyoruz. Bu insanları felakete götürür. Yıllarca günlerce bu memlekette suyun bol olduğunu söylediler. İnsanları yanlış yönlendirdiler. Gerçekçi çözünler gerekiyor” dedi.
En Çok Okunan Haberler