Saadet Partisi İl Başkanı Ramazan Düzen, Ülkenin içinde bulunduğu ekonomi sıkıntılarını, vatandaşların belini büken zamları hakkında değerlendirmelerde bulundu. Düzen, “Bugün gelinen noktada ülkece yaşamış olduğumuz ağır ekonomik şartların temelinde Adalet ve Kalkınma Partisinin artarak uygulamaya devam ettirdiği vahşi kapitalist sistem vardır. Biz buna küresel sömürü sistemi diyoruz” dedi. Basın açıklamasına Saadet Partisi Korkuteli İlçe Başkanı Yusuf Sarıcalar’da katıldı.
Haber Giriş Tarihi: 13.11.2021 11:43
Haber Güncellenme Tarihi: 13.11.2021 11:43
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.korkutelimanset.com
Başkan Düzen konuşmasında; “Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Antalyalılar. Bugün 12 Kasım 2021, Cuma. Saadet Partisi Antalya İl Başkanlığı olarak, her geçen gün birbiri ardına gelen ve hayatımızı günden güne zorlaştıran, deyim yerinde ise belimizi doğrultamaz hale getiren, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik şartları ve son gelen zamları protesto etmek, halkımızın sesini duyurmak için burada toplandık. Katılımlarınızdan dolayı her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
2002 yılı 3 Kasım’ından bu yana 19 yıldır tek başına iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisinin ülkemizi ve milletimizi getirdiği noktanın maalesef canlı şahitleriyiz. Açıkçası bugünün gelişi dünden belli idi. Saadet Partililer olarak bizler aziz milletimize 19 yıldır, bugünlerin geleceği ile alakalı uyarılarımızı ziyadesi ile yaptık. Bugün yine uyarılarımızı yapmaya devam ediyoruz. İnşallah yarın da bizi necip milletimizi uyarıcıları olarak göreceksiniz. Doğru bildiğimizi söylemekten ve yapmaktan biran olsun vazgeçmeyeceğimizi bilmenizi isteriz. “
“Kıymetli Hemşerilerimiz… Bugün gelinen noktada ülkece yaşamış olduğumuz ağır ekonomik şartların temelinde Adalet ve Kalkınma Partisinin artarak uygulamaya devam ettirdiği vahşi kapitalist sistem vardır. Biz buna küresel sömürü sistemi diyoruz. Mevcut yönetim iktidara geldiği günden bugüne üzülerek ifade etmeliyiz ki, küresel sömürü sisteminin işbirlikçisi gibi çalıştı. Önce kamuya ait stratejik üretim faaliyetlerini sonlandırma kararı aldılar ve ülkemizin en güzide kurumlarını özelleştirme adı altında bir bir elden çıkarttılar. Hatırlarsınız ki, bundan birkaç yıl önce yine burada şeker fabrikalarının özelleştirilmesini protesto etmek için toplanmış idik. Özelleştirmelerin üretimin gücünü ve verimliliğini artıracağı söylenirken bu süreçte yandaş holdinglerin servetini artırdığına şahit olduk. Özelleştirmelerle stratejik üretimler faaliyetleri yok edilirken bir avuç azınlık beton ve asfalt ihaleleriyle ihya edildi ve edilmeye devam ediyor. Bu ihale zenginleri servetlerine servet katarken bunların devlete olan yükü halkın cebinden karşılanıyor. Artık bu vefakâr ve yoksul halkın bu soyguna dayanacak gücü kalmamıştır.”
“Değerli arkadaşlar… Her yeni güne bir zam haberi ile uyanıyoruz. En temel ihtiyaç maddelerine, başta gıda ve temizlik ürünleri olmak üzere, akaryakıt, doğalgaz, elektrik zamları birbiri ardına geliyor. Cebimizdeki para her yeni gün biraz daha eriyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de akımızla alay edercesine enflasyon oranını yüzde on dokuz olarak açıklıyorlar. Döviz karşısında paramız pul oluyor. İthal ürünlerin fiyat artışını zaten takip edemez olduk. Bu ülkenin insanları bu muameleyi hak edecek ne yaptı Allah aşkına? Elektrik faturalarındaki yüzde 2’lik TRT payını kaldırmayı bir lütuf gibi sunuyorlar. Bu zaten olması gereken bir şeydi, hatta 19 yıl önce sözünü verdiğiniz bir şeydi. Bunu bize bir lütuf olarak sunmayın! Elektrik faturasındaki KDV’yi kaldırın!
Covid pandemisi ile iki yıldır mücadele eden esnafın ekseriyeti yanlış ekonomik uygulamaların sonucu bugün bırakın para kazanmayı, kira gibi, işçi ücretleri gibi en temel giderlerini karşılayamaz hale geldi. Buna karşılık iktidar ne yapıyor? Esnafa nasıl bir destek sunuyor? Yoksa tüm gücü ile onlar da esnafın üzerine mi yükleniyor? Yoksa yeni saraylarını esnaftan alacakları dolaylı/dolaysız vergiler ile mi yapmayı planlıyorlar? “
“Kıymetli Antalyalılar… Yıl sonu yaklaşıyor. İlerleyen günlerde yeni yılın asgari ücreti belli olacak. Buradan iktidar sahiplerini uyarıyoruz. Geçmiş yıllarda yaptığınız gibi yine milletimize sadaka mahiyetinde bir asgari ücret zammı yapmayın! İnsanımızın yapılan zamların altında ezilmesine müsaade etmeyin. Kaldırın asgari ücret üzerindeki vergileri, esnaf da işçi de bir nefes alsın. Bu yüzden biz Saadet Partililer olarak sizden, asgari ücret değil, insanca yaşatacak ücret talep ediyoruz. “
“Değerli hemşerilerimiz… Üretim olmadan bir ülkenin ayağa kalkması mümkün olamaz. Bu yüzden üretime dönük yatırımlara destek vermeyecek hiçbir ekonomik uygulama ülkemizin ve milletimizin sorunlarına çözüm üretemeyecektir. Biz buradan bir kez daha haykırıyoruz; bırakın artık şu popülist yatırımları, üretime dönün! Üreticinin yanında olun! Yeni iş sahaları açın! Ancak bu şekilde ekonomimiz rahatlayacaktır. Şu saray ısrarından vazgeçin artık! Bu ülkenin gençlerinin millet bahçelerine ihtiyacı yok, çalışabilecekleri fabrikalara, iş sahalarına ihtiyacı var. Bunu ne zaman anlayacaksınız? Antalya’mız geçmiş yıla göre daha iyi bir turizm sezonu geçirdi çok şükür. İnşallah gelecek senelerde daha iyi olmasını temenni ediyoruz. Ama diğer taraftan tarım ayağımızda sorunlar devam ediyor. Üretim maliyetleri gelen zamlarla birlikte gün geçtikçe artıyor. Bu durum haliyle çarşıya pazara yansıyor ve insanımız sebze meyve ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Zor değil, üreticimizin belini büken vergileri ortadan kaldırırsanız ürün maliyetleri de düşecektir, pazardaki ürünün fiyatı da. Yetmez, üreticilerimizin yılların verdiği zararın üstesinden gelmeleri için sübvanse edilmeleri de gerekiyor. Etrafımızda bir sürü üretici, ürettiği için zarar etti ve borçlandı. Her geçen sene biriken borçların altında ezildikçe eziliyor. Çiftçilerimizin bu durumdan bir an önce kurtarılması gerekiyor.”
“Muhterem arkadaşlar, değerli basın mensupları. Başta da söylediğimiz gibi bizler Saadet Partililer olarak ta en başından beri iktidarı uyarmaktayız. Mevzunun nerelere geleceğini bilmek için müneccim olmaya gerek yok. Sorunun kaynağı bellidir ve esasen çözüm de bellidir. Eğer bir iktidar halkı yerine küresel sömürü sistemine hizmet ediyorsa, o iktidarın halkına verebileceği sadece sefalet, yoksulluk ve zam haberleridir. Evet, durumumuz iyiye gitmiyor ama şunu biliyoruz ki, çözüm her zaman vardır. Üzülüyoruz ama umudu da asla elden bırakmıyoruz. Geçmişte bir lira zam yapmadan memura, emekliye zam üstüne zam veren Millî Görüşçüler, Saadet Partililer varsa umut her zaman vardır. Buyurun birlikte çalışalım, Saadet Partimizi önce iktidar yapalım, sonra da tüm sorunların hakkından hep beraber gelelim. Katılımlarınızdan dolayı çok teşekkür ederim. “ diye konuştu.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
DÜZEN: İNSANCA YAŞAM ÜCRETİ
Saadet Partisi İl Başkanı Ramazan Düzen, Ülkenin içinde bulunduğu ekonomi sıkıntılarını, vatandaşların belini büken zamları hakkında değerlendirmelerde bulundu. Düzen, “Bugün gelinen noktada ülkece yaşamış olduğumuz ağır ekonomik şartların temelinde Adalet ve Kalkınma Partisinin artarak uygulamaya devam ettirdiği vahşi kapitalist sistem vardır. Biz buna küresel sömürü sistemi diyoruz” dedi. Basın açıklamasına Saadet Partisi Korkuteli İlçe Başkanı Yusuf Sarıcalar’da katıldı.
Başkan Düzen konuşmasında; “Değerli Basın Mensupları, Kıymetli Antalyalılar. Bugün 12 Kasım 2021, Cuma. Saadet Partisi Antalya İl Başkanlığı olarak, her geçen gün birbiri ardına gelen ve hayatımızı günden güne zorlaştıran, deyim yerinde ise belimizi doğrultamaz hale getiren, ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik şartları ve son gelen zamları protesto etmek, halkımızın sesini duyurmak için burada toplandık. Katılımlarınızdan dolayı her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
2002 yılı 3 Kasım’ından bu yana 19 yıldır tek başına iktidarda olan Adalet ve Kalkınma Partisinin ülkemizi ve milletimizi getirdiği noktanın maalesef canlı şahitleriyiz. Açıkçası bugünün gelişi dünden belli idi. Saadet Partililer olarak bizler aziz milletimize 19 yıldır, bugünlerin geleceği ile alakalı uyarılarımızı ziyadesi ile yaptık. Bugün yine uyarılarımızı yapmaya devam ediyoruz. İnşallah yarın da bizi necip milletimizi uyarıcıları olarak göreceksiniz. Doğru bildiğimizi söylemekten ve yapmaktan biran olsun vazgeçmeyeceğimizi bilmenizi isteriz. “
“Kıymetli Hemşerilerimiz… Bugün gelinen noktada ülkece yaşamış olduğumuz ağır ekonomik şartların temelinde Adalet ve Kalkınma Partisinin artarak uygulamaya devam ettirdiği vahşi kapitalist sistem vardır. Biz buna küresel sömürü sistemi diyoruz. Mevcut yönetim iktidara geldiği günden bugüne üzülerek ifade etmeliyiz ki, küresel sömürü sisteminin işbirlikçisi gibi çalıştı. Önce kamuya ait stratejik üretim faaliyetlerini sonlandırma kararı aldılar ve ülkemizin en güzide kurumlarını özelleştirme adı altında bir bir elden çıkarttılar. Hatırlarsınız ki, bundan birkaç yıl önce yine burada şeker fabrikalarının özelleştirilmesini protesto etmek için toplanmış idik. Özelleştirmelerin üretimin gücünü ve verimliliğini artıracağı söylenirken bu süreçte yandaş holdinglerin servetini artırdığına şahit olduk. Özelleştirmelerle stratejik üretimler faaliyetleri yok edilirken bir avuç azınlık beton ve asfalt ihaleleriyle ihya edildi ve edilmeye devam ediyor. Bu ihale zenginleri servetlerine servet katarken bunların devlete olan yükü halkın cebinden karşılanıyor. Artık bu vefakâr ve yoksul halkın bu soyguna dayanacak gücü kalmamıştır.”
“Değerli arkadaşlar… Her yeni güne bir zam haberi ile uyanıyoruz. En temel ihtiyaç maddelerine, başta gıda ve temizlik ürünleri olmak üzere, akaryakıt, doğalgaz, elektrik zamları birbiri ardına geliyor. Cebimizdeki para her yeni gün biraz daha eriyor. Tüm bunlar yetmezmiş gibi bir de akımızla alay edercesine enflasyon oranını yüzde on dokuz olarak açıklıyorlar. Döviz karşısında paramız pul oluyor. İthal ürünlerin fiyat artışını zaten takip edemez olduk. Bu ülkenin insanları bu muameleyi hak edecek ne yaptı Allah aşkına? Elektrik faturalarındaki yüzde 2’lik TRT payını kaldırmayı bir lütuf gibi sunuyorlar. Bu zaten olması gereken bir şeydi, hatta 19 yıl önce sözünü verdiğiniz bir şeydi. Bunu bize bir lütuf olarak sunmayın! Elektrik faturasındaki KDV’yi kaldırın!
Covid pandemisi ile iki yıldır mücadele eden esnafın ekseriyeti yanlış ekonomik uygulamaların sonucu bugün bırakın para kazanmayı, kira gibi, işçi ücretleri gibi en temel giderlerini karşılayamaz hale geldi. Buna karşılık iktidar ne yapıyor? Esnafa nasıl bir destek sunuyor? Yoksa tüm gücü ile onlar da esnafın üzerine mi yükleniyor? Yoksa yeni saraylarını esnaftan alacakları dolaylı/dolaysız vergiler ile mi yapmayı planlıyorlar? “
“Kıymetli Antalyalılar… Yıl sonu yaklaşıyor. İlerleyen günlerde yeni yılın asgari ücreti belli olacak. Buradan iktidar sahiplerini uyarıyoruz. Geçmiş yıllarda yaptığınız gibi yine milletimize sadaka mahiyetinde bir asgari ücret zammı yapmayın! İnsanımızın yapılan zamların altında ezilmesine müsaade etmeyin. Kaldırın asgari ücret üzerindeki vergileri, esnaf da işçi de bir nefes alsın. Bu yüzden biz Saadet Partililer olarak sizden, asgari ücret değil, insanca yaşatacak ücret talep ediyoruz. “
“Değerli hemşerilerimiz… Üretim olmadan bir ülkenin ayağa kalkması mümkün olamaz. Bu yüzden üretime dönük yatırımlara destek vermeyecek hiçbir ekonomik uygulama ülkemizin ve milletimizin sorunlarına çözüm üretemeyecektir. Biz buradan bir kez daha haykırıyoruz; bırakın artık şu popülist yatırımları, üretime dönün! Üreticinin yanında olun! Yeni iş sahaları açın! Ancak bu şekilde ekonomimiz rahatlayacaktır. Şu saray ısrarından vazgeçin artık! Bu ülkenin gençlerinin millet bahçelerine ihtiyacı yok, çalışabilecekleri fabrikalara, iş sahalarına ihtiyacı var. Bunu ne zaman anlayacaksınız? Antalya’mız geçmiş yıla göre daha iyi bir turizm sezonu geçirdi çok şükür. İnşallah gelecek senelerde daha iyi olmasını temenni ediyoruz. Ama diğer taraftan tarım ayağımızda sorunlar devam ediyor. Üretim maliyetleri gelen zamlarla birlikte gün geçtikçe artıyor. Bu durum haliyle çarşıya pazara yansıyor ve insanımız sebze meyve ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Zor değil, üreticimizin belini büken vergileri ortadan kaldırırsanız ürün maliyetleri de düşecektir, pazardaki ürünün fiyatı da. Yetmez, üreticilerimizin yılların verdiği zararın üstesinden gelmeleri için sübvanse edilmeleri de gerekiyor. Etrafımızda bir sürü üretici, ürettiği için zarar etti ve borçlandı. Her geçen sene biriken borçların altında ezildikçe eziliyor. Çiftçilerimizin bu durumdan bir an önce kurtarılması gerekiyor.”
“Muhterem arkadaşlar, değerli basın mensupları. Başta da söylediğimiz gibi bizler Saadet Partililer olarak ta en başından beri iktidarı uyarmaktayız. Mevzunun nerelere geleceğini bilmek için müneccim olmaya gerek yok. Sorunun kaynağı bellidir ve esasen çözüm de bellidir. Eğer bir iktidar halkı yerine küresel sömürü sistemine hizmet ediyorsa, o iktidarın halkına verebileceği sadece sefalet, yoksulluk ve zam haberleridir. Evet, durumumuz iyiye gitmiyor ama şunu biliyoruz ki, çözüm her zaman vardır. Üzülüyoruz ama umudu da asla elden bırakmıyoruz. Geçmişte bir lira zam yapmadan memura, emekliye zam üstüne zam veren Millî Görüşçüler, Saadet Partililer varsa umut her zaman vardır. Buyurun birlikte çalışalım, Saadet Partimizi önce iktidar yapalım, sonra da tüm sorunların hakkından hep beraber gelelim. Katılımlarınızdan dolayı çok teşekkür ederim. “ diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler