KARGALIK MERMER OCAĞINI İSTEMİYOR

Maden Ocağına karşı direnen yöre halkını Cumhuriyet Halk Partisi Korkuteli İlçe Başkanı Şeyhali Kara, CHP Antalya ve Korkuteli Belediye Meclis Üyesi Osman Zeki Manis, Korkuteli Muhtarlar Derneği Başkanı Osman Küçükkarasucu, muhtarlar ve vatandaşlar yalnız bırakmadı.

ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR KARARI KALDIRILMIŞTI

İlçemiz Kargalık Mahallesinde açılmak istenilen mermer ocağı için Antalya Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından verilen ÇED gerekli değildir kararına karşı bir kısım yurttaş ve Antalya Barosu tarafından Antalya 2. İdare Mahkemesinde açılan davada, mahkeme ÇED gerekli değildir kararını hukuka aykırı bularak kaldırmıştı. Ancak mermer ocağı sahipleri bu seferde ÇED olumlu kararını almak için Çevre ve Şehircilik Bakanlığına başvuruda bulunmuşlar, bu başvuru neticesinde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından ''Halkın Katılım Toplantısı'' düzenlenmek istenilmiştir. Bu toplantıda yöre halkı mermer ocağı ile ilgili bilgilendirilip, onaylarının alınması planlanmıştır.

HALK TOPLANTIYA KATILMADI

Ancak yöre halkı açılması planlanan mermer ocağının ilçemize ve ilçe halkına vereceği zararlardan dolayı bu toplantıya katılmak istemeyerek, yetkililerin bilgilendirmesine karşı çıktı. Dün gerçekleşmesi beklenen toplantı saatinde Kargalık Mahallesinde bulunan toplantı alanında buluşan yöre halkı mermer ocağını istemediklerini, bu konuda bilgilendirme yapılmasını da istemediklerini ifade ederek toplantıya katılım sağlamadılar. Kargalık Mahalle Muhtarı Ramazan Yaşar’da yetkililerle görüşüp yöre halkının maden ocağını istemediğini bu sebeple de toplantıya katılım sağlamak istemediklerini ifade etti.

HALKSIZ HALK TOPLANTISI

Yöre halkının Avukatı Burak Tuncal ise yaptığı açıklamada, Halkın Katılımı Toplantısına hiçbir yöre halkının katılmamasına rağmen yetkililerin ''Halk bilgilendirme yapılmasını istemedi ancak toplantı yapıldı.'' şeklinde tutanak düzenlediklerini bildirdi. Düzenlenen tutanağa karşı olarak ise vatandaşlar, muhtarlar, siyasi parti temsilcileri ve yöre halkının Avukatları Burak Tuncal karşı tutanak düzenleyerek, vatandaşların toplantıya katılmadığını, bilgilendirme istemediklerini, buna rağmen toplantı yapılmışçasına düzenlenen tutanağa karşı olduklarını belirten tutanağı düzenleyerek imza altına aldılar.  ÇED raporu olumlu gelmesi durumunda bu rapora karşı da dava açacaklarını ve bu işi takip edeceklerini bildirdiler.

ÇEVRE DENGESİNDE ÇOK CİDDİ ZARARLAR DOĞURUR

Vatandaşların Avukatı Burak Tuncal açılmak istenilen maden ocağının coğrafi konumu ve açılması durumunda oluşacak zararlar hakkında bilgilendirmede bulundu. Tuncal; “Söz konusu projenin gerçekleşmesinde hiç bir kamu yararı bulunmadığı gibi çevre dengesinde çok ciddi zararlar doğuracağı da açıktır. Bu doğan zararların firma sahipleri tarafından Proje Tanıtım Dosyasında belirttiği önlemlerle bile giderilebilmesi maalesef mümkün değildir. Projenin tamamının orman arazisi içinde oluşu, bu araziye ulaşım için bir yolun olmaması ve ulaşılabilmesi içinde büyük yolların açılması gerekmektedir. Bu yolların güzergâhında ise meyve bahçeleri yer almaktadır.

EROZYON TEHLİKESİ DE BULUNMAKTA

Ruhsata konu sahanın yüksek bir tepe oluşu %30 -70 meyille devam eden topoğrafik yapıya sahip olduğu bilinmektedir. Bu yüksekliğin olmasından dolayı mevcut alanda erozyon tehlikesi de bulunmaktadır. Burada sadece dışarıdan bir insan müdahalesi olmazsa mevcut alan kendisini yıllardır yapmış olduğu birikimle erozyon, su baskını, heyelan gibi doğal afetlerden koruyacaktır. Aksi takdirde mermer ocağının açılmasıyla bu doğa olayları kaçınılmaz olacaktır.

İÇME SULARI OLUMSUZ ETKİLENECEK

Bölgede ardıç (juniperus) ağaçlarının olduğu, bu ağaçların tohumlarının çimlenme konusunda bir hayli zorluğunun bulunduğu ve bunun için çok özel şartlar gerektiği de bilinmektedir. Ardıç ağaçları hızla nesli tükenen ağaçlar arasında sayılmakta olup, korunması gerekmektedir. Bu ağaçların mermer ocağının faaliyete geçmesiyle kesilmek zorunda olduğu bilinmektedir.  Mermer ocağının faaliyeti sonrasında rehabilitasyon çalışması yapılsa dahi kesilerek yok edilen ardıç ağaçlarının tekrar sahada yeşermesi doğal yollarla yıllar alan bir süreçle olacaktır. Bu durum yer altı suyundan içme suyuna kadar ovada tarım alanlarının sulanmasına kadar olumsuz sonuçlar doğuracaktır ve bitkisel toprak tabakasını bozacaktır.

BİRÇOK MEYVE YETİŞTİRİLMEKTE

Sahanın yakınlarında 5000 dönüm tarım arazisi olup bu arazilerde Elma, Armut, Ayva, Erik, Kayısı, Vişne ve Kiraz yetiştirilmektedir. Mermer ocaklarında kaçınılmaz olan tozlanma ise bu ağaçların fotosentez yapmasını engelleyeceği gibi kırmızı örümcek dahil bir çok hastalığa sebebiyet verecektir. Bu hastalıklarla çiftçilerin mücadele etmesi ekonomik açıdan zor olacağının yanı sıra verim ve kalitenin düşmesine de sebep olacaktır.

MÜCADELEMİZDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ

Son olarak projenin gerçekleşmesi durumunda mevcut toprak dokusu kaldırılacak ve güzel ilçemizde görsel bozukluklara da sebebiyet verecektir. Bu açıklanan sebeplerle bugünden daha önemli olan geleceğimizi düşünmemiz gerektiği paydasında buluştuğumuzda mermer ocağının açılmaması için gerekli bütün hukuki süreci takip ederek Korkutelili vatandaşlarımızın yanında olacağımızı ve mücadelemizden vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna saygıyla bildiririz.” Dedi.